15 Temmuz 2010

AYI SAVAR

Arılarım dört aydır köyden uzakta duruyor.

Ayıdan korumak için bazı tedbirler almıştım işe yarıyacak galiba.

Elektrik için güneşten yararlanıyorum 24 saat radyo çalıyorum ve hava kararınca yukardaki ışıklı alet yanmaya başlıyor.

13 Temmuz 2010

OĞUL GELDİ

Arıcılığa başlayalı ilk defa bir oğul arım oldu, o da bir çerçeve.
Yeni böldüğüm arılarıma ana arı verirken ön sıradaki bir kovanın arka kısmında bir hareketlilik olduğunu fark ettim.
Arının yanına gidince sırtı yeşil boyalı ana arıyı 20-30 arıyla beraber yerde duruyor.
Oğul benim kovanlarımdan değil çünkü bende bu tonda yeşil boya yok.
Diğer arılar çoğu iki katlı kovanımın yanına kondular.



Arıların yakınına bir çerçeve koydum.

Arılar çerçeveye toplandılar.
Daha sonra kovanların birinden kapalı gözlü yavrulu ve az ballı çerçeveyi yan tarafına koyunca arılar yavrulu çerçeveye toplandılar.
Gelen oğulun hepsi bir çerçeve ana arının etrafında çember şeklinde toplanmışlar.
Bu sene arıların bir bölümünü bölüp çoğalttığım için boş kovanım kalmadı.
Bu oğulu da iki bölmeli ruşet kovanımın bir bölümüne koydum.
Bir çerçeve oğul çıkartan kovanın anasından pek hayır gelmez ama, kışa kadar izliyeyim duruma göre hareket ederim.



Son ana arı üretiminde 28 kurtcuk aktarımından 25 ana arı oluştu.
Fazla gelenlere tüp takmıştım, tüpteki ana arıların hepsi çıkmış.
Bir önceki seferde tüp taktıklarımda gözlerden çıkamayan analar olmuştu.
Komşuya da düştü 3 tane, bakalım çiftleşmemiş anaları tutturabilecek mi?


Bu aralar küçük karıncalar benim çift bölmeli kovanlarımın üzerlerine dadandılar bir sürü yavruları var.
Ben yavruları bahçe dışına atıyorum onlar getirip geliyor veya yeniden yavruluyorlar, bakalım kim galip gelecek.